Bursa ,Gemlik, Aydınlar taşocağı, Atılgan mağarası, hiç var olmamışcasına yok olmuş

21 nisan 2016 tarihinde Murat Soğucak a Rıdvan Özbircan adında bir tanıdığından Gemlik Yalova yolunda bir taş ocağında patlatmalar sonucunda bir mağaranın ortaya çıktığı ihbarı yapılmış. Mahmut Gedikbaş ile iletişime geçtiğimiz taktirde bize mağaranın yerini göstereceklerini bildirmişlerdi. Mağaranın koruma altına alınması konusunda bir şeyler yapılmasını istemişler. Taş ocaklarında zaman zaman mağaraların ortaya çıktığı , patlatmalar ve çalışmaların devamında mağaraların tahrip edildiği haberlerini hep duyardık . ilk kez şahit olacağımızı düşündüm. Bir yandan Mağaranın taş ocağı ruhsat sınırları dışında kalmasını umut ederken, diğer taraftan da fazla oyalanmadan mağarayı gidip görmemiz ve bir ön keşif yapmamız gerektiğini, çünkü birkaç hafta içinde mağaradan geriye hiçbir şey kalmayabileceğini düşünüyordum.

22 nisan akşamı, Mahmut Gedikbaş ile 23 nisan 2016 günü saat 14.00 da buluşmak üzere sözleştik. Saat 12.00 de Utku Yücel , Celal Kamaç ve Attila Ülgen üçlüsü olarak Görükle de buluştuk. Öğlen namazını müteakiben saat 14,00 te Gemlik merkezde Mahmut Gedikbaş, Ergin Atılgan, Ali Geçmez ile buluşarak Gemlik Yalova yolunda Aydınlar taş ocağı yakınındaki mağaraya doğru hareket ettik.

Coğrafya öğretmeni Ergin Atılgan mağarayı bölgede doğa yürüyüşü yaparken tesadüfen görüp fotoğraflamış, arkadaşlarına anlatınca, mağara bilgisi bize kadar ulaşmış. Mağaraya Atılgan mağarası adını, arkadaşları Ergin Atılgan'ın soy adından esinlenerek vermişler. Aydınlar taş ocağına yaklaştıkça, Rehberlerimiz Aydınlar taş ocağına yaklaştıkça ,taş ocağının görevlilerinin bizi mağaranın yanına sokmayabilecekleri konusunda endişeli olduklarını belirttiler. Mağaraya ulaşmak için taş ocağının girişi dışında bir alternatifimiz olmadığından şansımızı denemek zorunda kaldık. Neyse ki taş ocağı çalışanlarından herhangi bir engelleme ile karşılaşmadık.

Saat 14.30 da mağaraya ulaştığımızda mağaranın tamda Aydınlar taş ocağının ortasında kaldığını, çevrenin tam anlamıyla iş makineleri ve kamyonlarla dolu ve çalışma yapılan alanın ortasında kaldığını gözlemledik. Buradaki çalışmaların yoğunluğuna bakılırsa birkaç hafta içinde mağaranın olduğu tepe yok olacak diye düşündüm. Mağaranın girişi patlatılarak alınan kayaların hafriyatı ile açığa çıkmış bir tepenin yamacında. Mağaranın girişinden itibaren sayısız sarkıtın kırıldığı, dikit ve sütunların patlamanın etkisiyle birkaç yerden kırıldığı gözlendi. Mağaranın zemini patlamanın etkisiyle kırılıp düşen irili ufaklı taşlarla doluydu. Tavan pek çok yerde kendini gösteren çatlaklarla doluydu. Gözümüze çarpan bütün oluşumlar kırılmış durumdaydı. Muhtemelen Mağarayı gören son kişiler olduk.

-Mağara çevresinde taş ocağı olması nedeniyle kamp yeri için uygun bir alan bulunmuyor. Çevrede yakacak mevcut değil. Yabani hayvan gözlemlenmedi.
-Mağaranın içi eğimli bir fiziki uzanım sergiliyor.25 mt kadar SRT kullanmadan mağaranın dibine kadar ulaştık.
-Mağaranın derinliği -25 mt.aktif galeri yok. Su girişi bulunmamaktadır. Yağışlı havalarda sarkıtlardan su damlamaktadır.
-Aydınlar taş ocağı işletmesinden izin alındığında mağara girişine kadar araçla ulaşım var.Mağara Gemlik –Orhangazi otoyolunun 250 mt kuzeyinde kalıyor.
- Ana kaya tipi pekişmiş kireçtaşı.
- Su giriş-çıkışı yok
-Sarkıt,Sütun,Akmataşı,Dikit,Bayrak, perde traverten, soda çubuğu niteliğinde oluşumlara rastlandı ancak hepsinde ağır tahribat var.
- Hava akımı var , gaz kokusu yok
-Mağara içi zemin iri Blok kara kaplı
- Az miktarda guano dışında biyoloik bulguya rastlanmamıştır.
-Yosunlanma, yapraklı bitki, diğer flora bulgusuna rastlanmamıştır.
-Arkeolojik bulguya rastlanmamıştır.
- Mağara giriş ağzında iş makinelerinin çalışmasından dolayı ağır tahribat gözlemlendi.
-İçerideki oluşumlarda patlama nedeniyle ağır hasar gözlemlendi.