BABA AYVAZ 2 MAĞARASI ARAŞTIRMASI 8-3-2020
SRT çalışmaları ile yorucu bir cumartesi akşamını, Gemlik-Kurşunlu manzarasını, boğucu zeytin ağacı dumanını ve Kasap Mesut’un XL sucuklarının kokusunu bir kenara bırakıp sabah erkenden kalkmak için görece yedi kişi, çadırlarımıza çekildik.
Hedef 6:00 (a.m.)‘da uyanıp erkenden toparlanıp yola çıkmak iken, Baki, Engin, Emin, Melike, Kadir, Akya ve Talya isimlerinden oluşturduğumuz ekibin toparlanıp kahvaltı için Gündoğdu Mahallesi içerisinde bulunan bir kahvehaneye oturması 8:30 (a.m.)’u çoktan geçmişti.
Mehmet’in telefon ile bizi yoklaması sayesinde çok fazla çay içmeden iki araç yola çıktık. Yol üzerinde Emin müsait bir yerde indi ve “etkinliğe katılamayacağım için üzgünüm” demeyi ihmal etmedi, bıraktık ve sanki hiç bizim ile değilmiş gibi yolumuza devam ettik.
Melikenin kullandığı araçta Akya ve Talya yolda ne dinlediler bilmiyoruz ama biz Engin’in kullandığı araçta Zeyniler Köyüne giden yokuş yukarı yollarda Lin Pesto dinlemeye başlamıştık. Üç erkek olarak seyahat edilen bir araçta bu tarz şarkılar dinlemenin hoş olmadığını homofobik bir tavırla dile getirdik, utanmadık cinsiyetçi bir yaklaşım ile üzerine espriler yaptık. Dahasında bu yaklaşımın saçma olduğu kanısında olsakta ne olur ne olmaz deyip müzik tarzımızı değiştirdik ve Klaypex yapmış olduğu ezgiler bize Zeyniler yolunda eşlik etti.
Müzik muhabbetini yaptığımız sırada Mehmet telefon ile teyit alarak en azından buluşabileceğimizden emin olmak istiyordu. Bu durum buluşma saatinde bizim yola yeni çıkmış olmamızdan kaynaklı olsa gerek.
Saatlerimiz 10:15 (a.m.) gösterirken beklenen an gelmişti. Tam olarak Zeyniler köyünde ve tam olarak Zeyniler Çalıkuşu Kadınlar Tarımsal Kalkınma Kooperatifi binasının önündeydik. Uzun tüylü yakışıklı kedisi ve dikdörtgen ama iki musluklu çeşmesi bulunan bu kooperatif binası bahçesinde başta Mehmet olmak üzere, Şükrü x2, Hüseyin ve Muhammet bizleri karşıladı. Beklerken biraz sıkılmış olsalar gerek hemen yola çıkma eğilimine geçtik.
Fakat yolun biraz uzun ve yokuşlu olduğu durumu Mehmet tarafından hatırlatılmış bizi farklı bir sorunsalın içine çekmişti.
Akya ve Talya bu yolda bize eşlik edecek miydi?
Aslında Akya ile Talya yaşıtlarının bir çoğundan çok daha fazla doğa ile iç içeler. Genel olarak anneleri Melike ve arka koltukları yerine çift kişilik yatağı bulunan minibüslerinde seyahat etmeyi çok seviyorlar. Doğadaki deneyimleri ve yeteneklerini görmemiz sayesinde yapabileceklerinden hiç şüphemiz olmadı fakat gecikmişliğin verdiği aceleci tavrımız bununla beraber yaş durumundan dolayı bacak boylarının bizlerden çok daha kısa olması dolayısıyla adımlarının biraz daha bizleri yavaşlatacak olması nedeniyle Talya(03) ve Akya(04) Zeynilerde ikamet eden, Engin ve Melikenin ortak arkadaşı, Fatma'nın yanında takılmak üzere yanımızdan ayrıldılar.
Araçlar mağaraya doğru yürümeye başlayacağımız patikanın yakınına park edildi, öncesinde şansımızı biraz zorlayıp milli park sınırlarınca kapatılan bir yolun tanıdıklar vasıtasıyla açılıp yolu kısaltma eğilimine girdik, lakin pazar gazabına uğradık artık biraz daha fazla yürümeyi kabullenmek durumundaydık.
Araçlardan inilmeye başlandı çantalar hazırlanacak mağaraya göre eşya alıp yola çıkacaktık ki Baki; “acaba kaskları ve tulumları Gündoğdu da kamp alanında bırakmış olabilir miyim?” sorusunu başka kimseye duyurmadan bana sordu. Fark ettim bu soru aslında “kaskları ve tulumları kamp alanında unuttum sence büyük bir sorun olur mu?” sorusuydu. Harita malzemelerinin yanımızda olup olmadığını sordum ve olduğunu öğrenince rahatladım. Çünkü amacımız daha önce gidilip görülen bir mağaranın haritasını çizmek.
Malzeme olayına dönecek olursak:
Benim ve Mehmet’in birer adet kişisel kaskı yanımıza bulunmaktaydı, hatta birkaç tanede tulum vardı, dolayısıyla mağara ölçmemek için hiçbir nedenimiz yoktu. Üstelik Gündoğdu kamp alanında ekibimizin bir çoğu SRT eğitimine devam etmekte ve malzemeleri sağ salim görükleye getirebilecek durumdaydılar.Bu durum içimizi rahatlattı ve bu krizinde sonuna geldik.
Patikaya ilk adımımızı attık hava neredeyse yaz günü gibiydi, etraf yeşil ve kahverengi, hafiften bir rüzgar var, toki yok, kentsel dönüşüm yok. Hafiften yolun başında çarpık kentleşme manzaralı yerlere taş döşemeye başlamışlar fakat yarıda kalmış.
Yere dökülen kestanelerin üzerine basarak yürüdük bütün yol, Baki’nin deyimiyle mağarada yürür gibi devam ediyorduk. Sadece yere bakarak ve sadece baktığımız yeri görerek. Çeşmeden çeşmeye durduk Bursa’da su çeşmeden içilir ama su Ayvadan içilir temalı mesajlarla.
Kestanelerin ve yaprakların kapattığı kayaların üzerinde yürürken bir kaç kez takılıp düşme tehlikesiyle karşılaştık. En çok Engin’i bulan ateş başından kalma baş ağrıları ve etnik kökenli espriler yolda bizlere eşlik etti. Birkaç mağaranın daha önünden geçtik, Mehmet daha sonra gelip haritasını çizeceğimiz mağaraları gösterdi, ama en büyüklerini aradan çıkarmaktı bugünkü hedefimiz.
En büyükleri demişken; mağaranın adı Baba Ayvaz 2, Baba Ayvaz Serisinin 2.si olması sizi yanıltmasın bölgenin bilinen en uzun mağarası şimdilik. Attila’nın daha önce girmesinden dolayı tahmini 100 metre uzunluğu olduğunu ve girişinin dar olduğunu biliyoruz. Mad Bursa nezdinde küçük ama bizim bir mağara.
Mağara girişinde hazırlıklar başladı, kimimizin ilk mağarası, kimimizin ilk keşif mağarası kimimizin ise insan eliyle genişletilmiş ilk daralı idi. Yanlış duymadınız ilk defineci izlenimimiz bu şekilde oldu, düzgün dörtgen şeklinde ilerleyen bir darallı giriş...
Sırayla mağaraya girişler yapıldı ve 8 Mart da gerçekleşen gezimizde Melike bu mağaraya giren ilk kadın olarak tarihe geçti.
Bol örümcekli daralımızdan geçtikten sonra defineci magandalığına kurban gitmiş yıkık dökük, parça pinçik bir mağara ile karşı karşıya kaldık. Sadece burası değil bölgenin diğer mağaraları da aynı hezimeti yaşamış. Resmen defineci terörizmi gözümüzün önünde duruyordu, şans eseri oluşan bu doğal güzelliği mahvetmişler ve yetinmeyip atıklarını mağaraya bırakmışlar. Mağaradan ne istemişler bilinmez çok fazla hasar verilmiş durumdaydı. Bu konuda söylenecek çok şey var.
Mağara içine devam edecek olursak, bol böcekleri, kırılmış oluşumları, tek tabanca takılan yarasaları ve ışıldayan ağaç kökleri dışında evrimsel süreç sadece homo sapiens türü ile resmedildi.
Moderatörün Notu: İnsan doğulmaz olunur.
Dahası ölçümler Baki ve Kadir tarafından yapıldı, her ne kadar bu süreç karadeniz şivesi dublajı ile ilerlese de karadeniz şivesinin modumuzu yükselttiği gerçekliğini deneyerek öğrenmiş olduk. Sonucu karadeniz’in kapalı ve kasvetli günlerinin bize kıyasla daha fazla olmasına ve o yüzden motivasyonlarını yüksek tutmaları gerektiğine bağladık.
Mağara dönüşünü daha dik ama daha kestirme bir yoldan yapmaya karar verdik. Yol boyunca çeşitli badireler atlatıldı, özellikle kaya dibinden gitmek yerine daha dik olan, ağaçtan ve toprak üstündeki yapraklardan oluşan yokuşlardan inmeye karar veren Baki, Engin, Melike ve ben aksiyon sahnelerini aratmayacak şekillere girerek inişimizi gerçekleştirdik.
Günü başarılı bir şekilde bitirmiş olmanın verdiği huzur ile ayrıldık. Melike Akya ve Talya nın yanına, Mehmet, Şükrü x2, Hüseyin ve Muhammet Görükleye, Engin, Baki ve ben ise Zeyniler Çalıkuşu Kadınlar Tarımsal Kalkınma Kooperatifi binasına gittik.
Peki biz bu Kooperatif Binasına neden gittik?
Çünkü acıkmıştık :)
Terasta çay ve iki musluklu dikdörtgen çeşmeden doldurulmuş sudan içerken Bursa’nın şekilsiz yerleşiminin manzarasına bakan köyün yaşlıları aralarında muhabbet ediyordu. Birisi ben gençken bu tepeden baktığımda sadece ağaç görür korkardım arkasında şehirlerin olduğunu bildiğimiz ormanlara girmeye dedi en fazla 1-2 km aşağımızda bulunan budanmış çıplak araziyi göstererek.
Dönüş yoluna geçmiştik,
homofobik Lin Pesto muhabbeti yapmadık,
açtık bir Karadeniz Türküsü
“oha elektronik gitar ve bateride varmış”
dedik.
KADİR GÜRSES
8 MART 2020
ZEYNİLER MAHALLESİ
BABAAYVAZ-2 MAĞARASI HARİTALAMA ETKİNLİĞİ
Katılımcılar:
1. Kadir Gürses
2. Bakican Pala
3. Mehmet IŞIK
4. Hüseyin Soylar
5. Şükrü Deveci
6. Şükrü Genç
7. Muhammet Öndaş
8. Melike Kasap
9. Engin Öztürk
8:45 Görükle TRIO önünden Hareket
11:05 Zeynilerden Babaayvaz Kayasına doğru hareket
12:15 Babaayvaz-1 Mağarasına varış ve dışarıdan inceleme
12:30 Babaayvaz-2 Mağarasına varış ve ön hazırlık.
13:00 Mağaraya giriş ve haritalama çalışması
15:45 Mağaradan Çıkış
16:00 Zeyniler Mahallesine Suyolu hattından hareket.
16:45 Zeyniler de araçlara ulaşım.
MEHMET IŞIK
Yorumlar
Yorum Ekle
Bilgilendirme
Yorum Ekleyebilmeniz için Sitemize Kayıt Olmanız Gerekmektedir.
İlgili Konular
MENÜLER
EN İYİLER
KATEGORİ
KATEGORİ
ETKİNLİK TAKVİMİ
« Kasım 2024 » | ||||||
---|---|---|---|---|---|---|
Pt | Sa | Ça | Pr | Cu | Ct | Pz |
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |