YUKARI KAPAN - 1 ARALIK 2024 (Kurtarma Kazısı)
Eylül ayından bu yana Yukarı Kapan Mağarası'na üç kez faaliyet düzenledik. Ekim ayında gerçekleştirdiğimiz faaliyette mağaranın haritasını tamamladığımızı düşünüyordum. Ancak faaliyet sonrası, çıkışa yakın büyük traverten bölümünü yeterince iyi haritalayamadığımı fark ettim. Bir faaliyet daha düzenlemek iyi olacaktı. Hava da giderek soğuyordu. Eğer şimdi yapmazsak, bu iş gelecek yıla kalacaktı. Bu çelişkilerle hem düşünüyor hem de hava durumunu takip ediyordum.
30 Kasım Cumartesi günü, öğle saatlerinde ekibi toparlayabilirsem faaliyeti gerçekleştirmeye karar verdim. Attila Ülgen’in uygun olduğunu söylemesi üzerine faaliyet duyurusunu yaptık. Hasan Topaloğlu’nun da katılımıyla üç kişilik ekibimiz tamamlandı.
Görükle’de buluşup yola çıktık, ardından Cerrah Köyü’nde kahvaltı yaparak faaliyete devam ettik. Kahvaltıda Aksu Fırını’ndan alınan tereyağlı simit ve poğaçalar vardı. Hasan, ısrarlarımıza rağmen hiçbir şey yemedi. Neyse ki kamp alanına vardık. Belediyeden yıllar önce aldığımız, eni boyu aynı bir tulumu Hasan’a verdik. Kemeri de kabul etmedi. Bu durum biraz kuşku uyandırsa da genç bir mağaracının, annesi yaşındaki iki tecrübeli mağaracıyla faaliyet yapıyor olmasından doğan sorumluluk duygusu ağır bastı. Bir yandan yol sarp, çocuğa bir şey olsa ailesine ne deriz? “Eşek kadar adamlarsınız, bir çocuğa sahip çıkamadınız!” tepkisinden korkmadık desek yalan olur. Amca yüreği işte! 😊
Saat 11:30’da mağaranın üst taraftaki girişinden içeri girdik. İlk olarak büyük ana salona inip harita için yüzey şekillerini ve kayaları tekrar gözden geçirdik. Kısa bir gezinin ardından asıl işimiz olan harita detaylarına odaklandık. Çıkışa yakın büyük travertenin bulunduğu bölüme yöneldik. Öncelikle travertenin altından geçen ve ana yolu ikinci bir geçişle birleştiren kolu haritaladık. Bu kol, suyun traverteni aşındırmasıyla mı oluşmuştu, yoksa traverten bir kayanın üstünde miydi? Karar vermek oldukça zordu. Daha sonra, travertenin üzerindeki yüzey şekillerini ve iki küçük kolun ölçüsünü alarak galerinin kalanıyla birleştirdik ve çalışmamızı tamamladık.
Saat 14:30’da aracımıza döndük. Üstümüzü değiştirip gün kararmadan hızla dönüşe geçtik. Bu kısa faaliyetimiz saat 16:00’da MAD Evi’nde son buldu. Çocuğa “Şu kalan simitleri al, yersin” dedik, ama onu da kabul etmedi. Artık pes!
Her iki yoldaşıma da bu kadar kısa sürede karar verip beni yalnız bırakmadıkları için teşekkür ederim.
Not: Büyük bir hevesle mağaracı olarak yetiştirdiğimiz, sonradan tenise merak salarak kısa sürede bu alanda yol alan, eski snowboard üstadı üyemize de “Bu soğuk havada mağaraya mı gidilir?” deyip faaliyete gelmediği için teessüf ederim.
Emrah Sınmaz
Yorumlar
Yorum Ekle
Bilgilendirme
Yorum Ekleyebilmeniz için Sitemize Kayıt Olmanız Gerekmektedir.
İlgili Konular
MENÜLER
EN İYİLER
KATEGORİ
KATEGORİ